Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Elleri Kirli, Kalbi Temiz Oğlan

Nereden Yazdırıldığı: Ilkokuma Yazma Ögretimi Sitesi
Kategori: Öğretmenler Odası
Forum Adı: Rehberlik
Forum Tanımlaması: Rehberlik
URL: http://www.sinanuzun.com/forum//forum_posts.asp?TID=42
Tarih: 17-Agustos-2025 Saat 18:14
Program Versiyonu: Web Wiz Forums 8.05 - http://www.webwizforums.com


Konu: Elleri Kirli, Kalbi Temiz Oğlan
Mesajı Yazan: gorhan811.
Konu: Elleri Kirli, Kalbi Temiz Oğlan
Mesaj Tarihi: 14-Ekim-2006 Saat 21:36
Elleri Kirli,
Kalbi Temiz Oğlan

Neclâ KASAP*


Öğretmenliğimin 16. yılıydı. İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinin Mustafa Eravutmuş İlkokulu’nda, 1987 - 1988 öğretim yılında birinci sınıfı okutuyordum.
Ayhan adında bir öğrencim vardı. Dördüncü kez birinci sınıfı tekrar eden, iri yarı, güçlü yapılı bir öğrenci...
İlk günden başlayarak ona sorumluluklar verdim. Öğrencileri fişleri yazdırmak için tahtaya kaldırdığımda Ayhan’ı da kaldırır ve ona yalnızca yapabildiklerini sorardım.
Veli toplantısında, annesi, Ayhan’ın çok yaramaz olduğunu ve şiddet uygulayarak cezalandırdığını anlattı. Annesine bir daha asla oğluna şiddet uygulamamasını, hatalı davranışlarını bana iletmesini söyledim. O çok iyi bir çocuktu. Tek sorunu, yavaş öğreniyor olmasıydı.
Ayhan’ı hiç sınıfta bırakmadım. Üst sınıflara geçirdim. Sınıfta bırakmak, hayata küsmesine, her şeyi bırakmasına yol açacaktı. Onu kazanmamız için başarıyı tatması gerekiyordu.
Sınıftaki arkadaşlarıyla uyum içinde, sorun çıkarmadan, düzenli olarak okula devam eden Ayhan, beş yılın sonunda bir okuryazar olarak ilkokuldan mezun oldu.

Delikanlı Olmuştu

Öğretmenliğime aynı okulda devam ediyordum. Bir yıl sonra Ayhan yanıma uğradı.
Büyümüş, tam bir delikanlı olmuştu. Elimi öptü. Ellerini arkasında saklamaya çalışıyordu.
— Ne oldu ellerine Ayhan? diye sordum.
Mahcup bir ifadeyle gülümsedi,
— Öğretmenim, ben oto tamircisinin yanında çalışıyorum. Ellerimi çok yıkadığım hâlde tırnaklarımın arasındaki boyalar çıkmıyor da ondan ellerimi saklıyorum.
— Ayhan’cığım, sakın ellerini saklama ve bu durumundan utanma. Çünkü ‘ellerin çalıştığını gösteriyor’.
— Peki öğretmenim.
— Bak Ayhan’cığım, işten aldığın parayı annene ver. Yarın askere gideceksin, evleneceksin. Paranın bir kısmını biriktirmen gerekir.
— Tamam, öğretmenim.
Bu konuşmadan iki yıl sonra annesiyle karşılaştık. Ailenin ekonomik durumunun bozulduğunu ve evi Ayhan’ın geçindirdiğini anlattı.
— Biliyor musun Neclâ öğretmen, şimdi bize Ayhan bakıyor, dedi.
Gözlerim dolu dolu, uzaklaşan annesinin ardından bakarken, vaktiyle birinci sınıfı geçirip Ayhan’a hayatta bir şans daha vermekle doğruyu yaptığıma bir kez daha emin oldum. Kendine güvenmeye, hayata tutunmaya başladığında, onu kazanmıştık.
Bir kez daha sınıfta kalsaydı yaşamı nerelere sürüklenirdi, düşünmek bile istemiyorum.
Ayhan’ı bir daha hiç görmedim ama her hatırladığımda, arkasına sakladığı elleri ve mahcup gülümsemesi gelir gözlerimin önüne, içim huzurla dolar.
Zaten biz öğretmenleri, ‘çocuklarımız’ın hayatta başarılı olduğunu görmekten daha mutlu eden ne var ki?

* Emekli öğretmen Neclâ KASAP,
22 yıl Mustafa Eravutmuş İlköğretim Okulu’nda öğretmenlik yapmıştır.



Cevaplar:
Mesajı Yazan: ogretmenim34
Mesaj Tarihi: 03-Eylül-2007 Saat 23:07
Çok teşekkürler değerli meslektaşım...


Mesajı Yazan: m_gulen
Mesaj Tarihi: 24-Eylül-2007 Saat 18:21
Çok güzel bir hikaye, teşekkürler.

-------------
"Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi...
Bilmez ki sorsun, bilse sorardı."

           Sadi-i Şirazi



Mesajı Yazan: beril
Mesaj Tarihi: 24-Eylül-2007 Saat 20:27
Çok duygulandım...Teşekkürler...

-------------
Yeni gerçek , eski yanılgılardan daha iyidir...


Mesajı Yazan: damla2
Mesaj Tarihi: 24-Eylül-2007 Saat 20:43

Harika..... Teşekkürler....



Mesajı Yazan: asahin
Mesaj Tarihi: 24-Eylül-2007 Saat 22:34
çok  teşekkürler  öğretmenim...


Mesajı Yazan: derya924
Mesaj Tarihi: 04-Kasim-2007 Saat 10:50

 

 

ULU ÖNDER MUSTAFA KEMAL DYYOR KY;

En mühim ve feyizli vazifelerimiz millî e?itim i?leridir. Millî e?itim i?lerinde mutlaka muzaffer olmak lâzymdyr. Bir milletin hakikî kurtulu?u ancak bu suretle olur. 1922

Ylim ve teknikle ilgili te?ebbüslerin faaliyet merkezi mekteptir. Bu sebeple lâzymdyr... Mektep adyny hep beraber hürmetle, saygyyla analym: Mektep genç beyinlere, insanly?a hürmeti, millet ve memlekete sevgiyi, ?erefi ba?ymsyzly?y ö?retir... Ba?ymsyzlyk tehlikeye dü?tü?ü zaman onu kurtarmak için izlenmesi uygun olan en do?ru yolu belletir... Memleket ve milleti kurtarma?a çaly?anlaryn ayny zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer çaly?kan bilgin olmalary lâzymdyr. Bunu temin eden mekteptir. Ancak bu ?ekilde her türlü te?ebbüslerin mantykî neticelere eri?mesi mümkün olur. 1922

Milletimizin siyasî, toplumsal hayatynda, milletimizin fikrî terbiyesinde rehberimiz ilim ve teknik olacaktyr. Mektep sayesinde, mektebin verece?i ilim ve teknik sayesindedir ki Türk milleti, Türk sanaty, ekonomisi, Türk ?iir ve edebiyaty, bütün güzelli?iyle geli?ir. (1922)

Memleketimizi, toplumumuzu gerçek hedefe, mutlulu?a eri?tirmek için iki orduya ihtiyaç vardyr. Biri vatanyn hayatyny kurtaran asker ordusu, di?eri milletin istikbalinin yo?uran kültür ordusu. Bu iki ordunun her ikisi de kyymetlidir, yücedir, verimlidir, saygyde?erdir. Fakat bu iki ordudan hangisi daha kyymetlidir, hangisi di?erine üstün tutulur? ?üphesiz böyle bir tercih yapylamaz, bu iki ordunun ikisi de hayatîdir.

Yalnyz siz, kültür ordusu mensuplary, sizleri ba?ly oldu?unuz ordunun kyymet ve kutsiyetini anlatmak için ?unu söyleyeyim ki sizler ölen ve öldüren birinci orduya niçin öldürüp niçin öldü?ünü ö?reten bir ordunun fertlerisiniz. 1923 (M.E.Y.S.D. I, S. 17)

Bir millet kültür ordusuna malik olmadykça, muharebe meydanlarynda ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin o zaferlerin sürekli neticeler vermesi ancak kültür ordusunun varly?yna ba?lydyr. Bu ikinci ordu olmadan birinci ordunun verimli sonuçlary kaybolur. 1923 (M.E.Y.S.D. I, S. 17)

Milletleri kurtaranlar yalnyz ve ancak ö?retmenlerdir. Ö?retmenden, e?iticiden mahrum bir millet henüz millet adyny almak istidadyny kazanmamy?tyr. Ona alelâde bir kitle denir, millet denemez. Bir kitle millet olabilmek için mutlaka e?iticilere, ö?retmenlere muhtaçtyr. 1925 (M.E.Y.S.D. I, 25)

Memleketi ilim, kültür, iktisat ve bayyndyrlyk sahasynda da yükseltmek, milletimizin her hususta pek verimli olan kabiliyetlerini geli?tirmek, gelecek nesillere sa?lam, de?i?mez ve olumlu bir karakter vermek lâzymdyr. Bu kutsal amaçlary elde etmek için sava?an aydyn kuvvetlerin arasynda ö?retmenler en mühim ve nazik yeri almaktadyrlar. 1923 (Atatürk'ün T.T.B. IV, S. 487)

Mekteplerde ö?retim vazifesinin itimada ?ayan ellere teslimini, memleket evlâdynyn, o vazifeyi kendine hem bir meslek, hem bir ülkü sayacak, üstün ve saygyde?er ö?retmenler tarafyndan yeti?tirilmesini temin için ö?retmenlik, di?er serbest ve yüksek meslekler gibi, derece derece ilerlemeye ve her halde refah teminine müsait bir meslek haline konulmalydyr. Dünyanyn her tarafynda ö?retmenler, toplumun en fedakâr ve saygyde?er unsurlarydyr. 1923 (Atatürk'ün S.D. I, S. 289)

Yeni nesil, en büyük cumhuriyetçilik dersini bugünkü ö?retmenler toplulu?undan ve onlaryn yeti?tirecekleri ö?retmenlerden alacaktyr. 1924 (Büyük Tarih Trabzon'da, S. 11)

Ö?retmenler! Yeni nesli, cumhuriyetin fedakâr ö?retmen ve e?itimcileri, sizler yeti?tireceksiniz. Ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktyr. Eserin kyymeti, sizin maharetiniz ve fedakârly?ynyz derecesiyle orantyly bulunacaktyr. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yeti?tirmek sizin elinizdedir. 1924 (M.E.Y.S.D. I, S. 19)

Ylk ve orta ö?retim mutlaka insanly?yn ve medeniyetin gerektirdi?i ilmi ve tekni?i versin, fakat o kadar pratik bir tarzda versin ki çocuk okuldan çykty?y zaman aç kalma?a mahkûm olmady?yna emin olun. (1931)

E?itimdir ki, bir milleti hür, ba?ymsyz, ?anly, yüksek bir toplum halinde ya?atyr, veya bir milleti kölelik ve yoksullu?a terkeder. (1925)

Çocuklarymyza ve gençlerimize verece?imiz tahsilin hududu ne olursa olsun, onlara esasly olarak ?unlary ö?retece?iz: 1- Milliyetine, 2- Türkiye Devletine, 3- Türkiye Büyük Millet Meclisine; dü?man olanlarla mücadele lüzumu. Fertleri bu mücadele gerekleri ve vasytalariyle donanmayan milletler için ya?ama hakky yoktur. Mücadele, mücadele lâzymdyr. 1922 (M.E.Y.S.D. I, S. 9)

Gelecek için hazyrlanan vatan evlâdyna, hiçbir güçlük kar?ysynda ba?e?meyerek tam sabyr ve dayanma ile çaly?malaryny ve ö?renimdeki çocuklarymyzyn anne ve babalaryna yavrularynyn tahsillerinin tamamlanmasy için her fedakârly?y göze almaktan çekinmemelerini tavsiye ederim.

Büyük tehlikeler önünde uyanan milletlerin ne kadar kararly olduklaryny tarih do?rulamaktadyr. Silâhiyle oldu?u gibi kafasyyla da mücadele mecburiyetinde olan milletimizin, birincisinde gösterdi?i kudreti ikincisinde de gösterece?ine asla ?üphem yoktur. 1921 (Atatürk'ün M.A.D., S. 4-5)

Çocuklarymyz ve gençlerimiz yeti?tirilirken onlara bilhassa varly?y ile, hakky ile, birli?i ile çeli?en bütün yabancy unsurlarla mücadele lüzumu ve millî dü?ünceleri tam bir imanla her mukabil fikre kar?y ?iddetle ve fedakârâne müdafaa zorunlulu?u a?ylanmalydyr. Yeni neslin bütün ruhsal kuvvetlerine bu özellik ve kabiliyetin zerki mühimdir. Daimî ve müthi? bir sava? ?eklinde beliren milletler hayatynyn felsefesi, ba?ymsyz ve mesut kalmak isteyen her millet için bu yüksek özellikleri ?iddetle istemektedir. (1921)

 
TE?EKKÜRLER NECLA HOCAM..
 



-------------
Karanly?a küfredece?ine bir mum yak!(KONFUCYUS)


Mesajı Yazan: demirkaya
Mesaj Tarihi: 11-Ekim-2008 Saat 18:54
Teşekkürler meslektaşım
Tongue



Sayfayı Yazdır | Pencereyi Kapat

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums version 8.05 - http://www.webwizforums.com
Copyright ©2001-2006 Web Wiz Guide - http://www.webwizguide.info