|
SEYRET, SUS VE DİNLE...
Bir gün bir da? güne?le birlikte güne uyandy. Rüzgaryn esintisiyle a?açlarynyn dallaryny sallaya sallaya esneyerek gerindi. Güne? pyryl pyryl ufukta tam kar?ysyndan do?uyor, onunla arasynda masmavi bir deniz çar?af gibi günü kar?ylyyordu.
Dedi ki, "Ben ne güzel bir yerdeyim, önüm masmavi bir deniz ve her gün güne? bana gülümseyerek gün ba?lyyor."
Gökyüzünde küme küme bulutlar pamuk yy?ynlaryny andyryyordu.
Martylar çoktan uyanmy? gökyüzünde dans ediyorlardy. O syrada da? bir de bakty ki, eteklerinde bir minicik fare denize do?ru yürüyor.
"Yiiiiiiiihhhhhh , bu da ne? Bu küçük fare benim manzaramy ?imdi neden bozuyor?"
Onun oradan bir an önce gitmesini istedi ve ?öyle bir titredi.
Tepeden a?a?yya do?ru bir kaç ta? hyzla yuvarlanmaya ba?lady. Fare sesi duyunca hemen bir yüksek kayanyn üstüne syçrady ve oraya yerle?ti. Dü?en ta?larda ona hiç bir zarar vermedi. Farecik de ba?lady denizin güzelli?ini seyre...
Ara ara atlayan zyplayan balyklar denizin durulu?unda küçük halkalar olu?turuyordu.
Deniz da?yn sykyntysyny anlady ve da?a seslendi:
"Neden böyle bir günde bir küçük fare için mutsuzluk oyununa ba?lyyorsun ki? Bak ben dümdüzken balyklar da benim durulu?umu bozuyorlar. Ben onlara kyzyyor muyum? Biliyorum ki onlar bensiz ben onlarsyz olamayyz. Sen de seninle birlikte ya?amak zorunda olanlara kollaryny açmalysyn. Güne? hiç bulutlara bozuluyor mu? Benim y?ynlarymy engelliyorlar diye kyzyyor mu?
Kabul et gerçe?i, her ?ey bir ?eylerle bütün aslynda. Fark ve güzellik de burada. Bu sayede her gün ayry bir ?ey ö?retiyor bize; her gün ayry bir ders veriyor. Sen iyisi mi sadece “SEYRET, SUS ve DİNLE."
Da? denize sordu:
"SEYRET, SUS ve DİNLE? O da ne demek?"
Deniz, "Bak... Seyretti?inde güzellikleri göreceksin... Sustu?unda kendinden ba?kalarynyn söylediklerini duyabileceksin...
Dinledi?indeyse onlardan ö?rendiklerini uygulama fyrsaty bulabileceksin..."
|