OKUMAYA DAYR…
“Ben de o?lum da kitap okumayy sevmiyoruz.”dedi genç kadyn. “O?lumun okuma aly?kanly?y kazanmasyny çok istiyorum; ancak bunu nasyl sa?layaca?ymy bilemiyorum.”diye sürdürdü?ü konu?masyny, bu konuda bir önerim olup olamayaca?yny sorarak bitirdi.
Soruyu bana yöneltmesinin ilk nedeni sanyrym ö?retmen oldu?umu ö?renmesi, bir di?er nedeni de elimde okumakta oldu?um kitaby görmesiydi. Zira birkaç gündür i?e gidip gelirken onunla ayny servis aracyny kullanyyor ve selamla?tyktan sonra ben, kitabyma dalyyordum ço?u zaman. Kendisi de bu arada bo? durmuyor ve minik kasetçalarynyn kulakly?yny takyveriyordu kulaklaryna. Ona cevap vermem pek kolay de?ildi. Aslynda benim önerilerimden çok daha etkili ve kolay bir yolu vardy çocu?unu okumaya heveslendirebilmesi için: Biraz gayret edip okuma aly?kanly?y geli?tirmesi, kendisinin okuyarak çocu?una örnek olmasy. Böyle bir aly?kanlyk edinebilmek için zaman zaman kitap okudu?unu, ama çok da keyif almady?yny itiraf edebilecek kadar da cesaretliydi. En azyndan bazylary gibi “Evet, kitap okuyorum.”deyip okudu?u hiçbir kitabyn adyny nedense hatyrlayamayanlardan de?ildi. Konu?masyndan anlady?ym kadary ile bu durum,ona rahatsyzlyk veren bir eksiklikti ve bence okuma yolunda atylmy? iyi bir adymdy. Hele de Türkiye’de yylda alty ki?iye bir kitap dü?tü?ünü ö?rendikten sonra biraz olsun rahatlatmy?ty beni bu ilgi. Okuma oranlary ile ilgili okudu?um haberin devamynda, bir Japon’un yylda yirmi be? kitap okudu?u açyklanyyordu. ?a?yrmadym. Peki bu durum, biz ö?retmenlerin okuma aly?kanly?y edindirme konusundaki eksikli?imizin bir göstergesi de?il midir? Bugün Anadolu’nun birçok yerinde ö?retmen evlerinin oyun salonlary, okuma salonlaryndan çok daha doludur ne yazyk ki… Oysa ö?retmenlerimizin öncelikli görevi, ö?rencilere birtakym bilgiler vermekten ziyade okumanyn bireyde yaratty?y olumlu de?i?ikliklerin farkyna varmalaryny sa?lamaktyr bence. Seneca’nyn dedi?i gibi “Okul için de?il hayat için ö?rendi?imizi” kavratmalyyyz öncelikle ö?rencilerimize. Kitaplar, sadece synyf geçmek, iyi not almak için sykycy birer araç olarak görülmemeli. Her kitabyn yeni bir dünya oldu?unu hissettirmeli ve bazen bir dizenin kanatlaryna takylyp uçmanyn keyfini tattyrmalyyyz onlara. Bazen bir roman kahramany, bazen bir bilim adamy olmaly ö?renci okudu?u kitapla bütünle?erek. Eline aldy?y kitabyn sayfalaryny çevirdikçe ka?ydyn kokusunu almaly. Kitap okumanyn bo? zaman de?erlendirme aracy de?il, günlük hayatymyzda zaman ayyrmak zorunda oldu?umuz zorunlu ihtiyaçlarymyzdan biri oldu?u benimsetilmeli ona... Ö?rencilerin ki?isel geli?imlerine, ilgilerine hitap eden, onlary içine çeken kitaplary sunmalyyyz onlara. Bir süre sonra kendi kitabyny kendi bulacaktyr artyk. Sonra bir di?erini, bir di?erini… Okumanyn aly?kanlyk halini almasy çok uzun sürmeyecektir.
Serpil ERTEKYN