Konu: 5 DERS ! Gönderim Zamanı: 16-Subat-2008 Saat 18:20
Birinci Ders:
Okuldaki ikinci ayymda, hocamyz test sorularyny da?ytty. Ben okulun en iyi ögrencilerinden biriydim. Son soruya kadar soluk almadan geldim ve orada çakyldym kaldym. Son soru söyleydi : 'Hergün okulu temizleyen hademe kadynyn ilk ady nedyr ?' Bu her halde bir çe?it ?aka olmalyydy. Kadyny, yerleri sylerken, hemen hergün görüyordum. Uzun boylu, siyah saçly bir kadyndy. 50'lerinde falan olmalyydy. Ama adyny nerden bilecektim ki ! Son soruyu yanytsyz byrakyp ka?ydy teslim ettim. Süre biterken bir ö?renci, son sorunun test sonuclaryna dahil olup olmady?yny sordu. 'Tabii, dahil' dedi, Hocamyz... 'Y? ya?amynyz boyunca insanlarla kar?yla?acaksynyz. Hepsi birbirinden farkly insanlar. Ama hepsi sizin ilginiz ve dikkatinizi hak eden insanlar bunlar. Onlara sadece gülümsemeniz ve 'Merhaba' demeniz gerekse bile...' Bu dersi hayatym boyunca unutmadym. Hademenin adyny da... Dorothy idi.
Ykinci Ders :
Bir gece vakit gece-yarysyna do?ru Alabama Otoyolunun kenarynda duran bir zenci kadyn gördüm. Bardaktan bo?anyrca ya?an ya?mura ra?men, bozulan arabasynyn dy?ynda duruyor ve dikkati çekmeye çaly?yyordu. geçen her arabaya el sallyyordu. Yanynda durdum. 60'ly yyllarda bir beyazyn bir zenciye, hem de Alabama'da, yardyma kalky?masy pek ola?an ?eylerden de?ildi. Onu kente kadar götürdüm. Bir taksi dura?yna byraktym. Ayrylyrken ille de adresimi istedi, verdim. Bir hafta sonra, kapym çalyndy. Muazzam bir konsol televizyon indiriyordu adamlar. Bir de not ekliydi, arma?anda... 'Geçen gece otoyolda bana yardymynyza te?ekkür ederim. O korkunç ya?mur sadece elbiselerimi de?il, ruhumu da syrylsyklam etmi?ti. Kendime güvenimi yitirmek üzereydim, siz çyka geldiniz. Sizin sayenizde ölmekte olan kocamyn yata?ynyn ba? ucuna zamanynda ula?mayy ba?ardym. Biraz sonra son nefesini verdi.
Tanry bana yardym eden sizi ve ba?kalaryna kar?ylyk beklemeksizin yardym eden herkesi kutsasyn... En Yyi Dileklerimle, Bayan Nat King Cole.'
Üçüncü Ders :
Size Hizmet Edenleri Hep Hatyrlayyn...
Bir pastanyn üç otuz paraya satyldy?y günlerde 10 ya?ynda bir çocuk pastaneye girdi. Garson kyz hemen ko?tu... Çocuk sordu: 'Çikolataly pasta kaç para ?' '50 Cent.'
Çocuk cebinden çykardy?y bozuklary saydy. Bir daha sordu: 'Peki, Dondurma Ne Kadar ?' '35 Cent.' dedi garson kyz, sabyrsyzlykla. Dükkanda yy?ynla mü?teri vardy ve kyz hepsine tek ba?yna ko?u?turuyordu. Bu çocukla daha ne kadar vakit geçirebilirdi ki... Çocuk parasyny bir daha saydy ve 'Bir dondurma alabilir miyim, lütfen ?' dedi. Kyz dondurmayy getirdi. Fi?i taba?yn kenaryna koydu ve öteki masaya ko?tu. Çocuk dondurmasyny bitirdi. Fi?i kasaya ödedi. Garson kyz masayy temizlemek üzere geldi?inde, gözleri doldu, birden. Masayy sanki akan gözya?lary temizleyecekti.
Eski zamanlarda bir kral, saraya gelen yolun üzerine kocaman bir kaya koydurmu?, kendisi de pencereye oturmu?tu. Bakalym neler olacak diye gözlüyor... Ülkenin en zengin tüccarlary, en güçlü kervancylary, saray görevlileri birer birer geldiler, sabahtan ö?lene kadar. Hepsi kayanyn etrafyndan dolasyp saraya girdiler. Pek çogu kraly yüksek sesle ele?tirdi.Halkyndan bu kadar vergi alyyor, ama yollary temiz tutamyyordu. Sonunda bir köylü çykageldi. Saraya meyve ve sebze getiriyordu. Syrtyndaki küfeyi yere indirdi, iki eli ile kayaya saryldy ve ykyna sykyna itmeye ba?lady. Kan ter içinde kaldy ama, sonunda, kayayy da yolun kenaryna çekti.Tam küfesini yeniden syrtyna almak üzereydi ki, kayanyn eski yerinde bir kesenin durdu?unu gördü. Açty... Kese altyn doluydu. Bir de kralyn notu vardy içinde... 'Bu altynlar kayayy yoldan çeken ki?iye aittir.' diyordu kral.Köylü, bü gün dahi pek ço?umuzun farkynda olmady?y bir ders almy?ty. 'Her engel, ya?am ko?ullarynyzy daha iyile?tirecek bir fyrsattyr.'
Be?inci Ders :
Önemli Olan Vermektir..
Yyllar önce hastanede çaly?yrken, a?yr hasta bir kyz getirdiler. Tek ya?am ?ansy, be? ya?yndaki karde?inden acil kan nakli idi. Küçük o?lan ayny hastalyktan mucizevi bir ?ekilde kurtulmu? ve kanynda o hastaly?yn mikroplaryny yok eden antikorlar olu?mu?tu. Doktor durumu be? ya?yndaki o?lana anlatty ve ablasyna kan verip vermeyece?ini sordu. Küçük çocuk bir an duraksady. Sonra derin bir nefes aldy ve 'E?er kurtulacaksa, veririm kanymy' dedi. Kan nakli yapylyrken, ablasynyn gözlerinin içine bakyyor ve gülümsüyordu.Kyzyn yanaklaryna yeniden renk gelmeye ba?lamy?ty, ama küçük çocu?un yüzü de giderek soluyordu... Gülümsemesi de yok oldu. Titreyen bir sesle doktora sordu : 'Hemen mi ölece?im ?' Ufaklyk, doktoru yanly? anlamy?ty, ablasyna vücudundaki bütün kany verip, ölece?ini dü?ünüyordu.
Bankada bir hesap sahibi oldu?unu dü?ün, hesabyna her sabah 86.400 dolar para yatyrylyyor, fakat bu paranyn hepsini ak?ama kadar harcamak zorundasyn, ertesi güne transfer edilemez. Parany kullansan da kullanmasan da hesap her ak?am syfyrlanyyor. Ne yaparsyn? Tabii ki hepsini harcamaya çaly?yrsyn; Hepimiz, Zaman adly bu bankanyn mü?terileriyiz; Her sabah 86.400 saniyeye sahip oluyoruz; yaryna transfer edilemez, Her sabah hesabymyz dolar, her ak?am bo?alyr. Geri dönü? yok, saniyelerini ?u any ya?ayarak harca, en iyisi bunlarla yatyrym yap. Mutluluk, sa?lyk ve ba?ary için. Zaman kaçyyor. Her gün için en iyisini yap. Bir senenin de?erini anlamak için synyfta kalmy? bir ö?renciye sor. Bir ayyn de?erini anlamak için, 8 aylyk bir bebek do?uran anneye sor. Bir haftanyn de?erini anlamak için, haftalyk dergi çykaran bir çileke?e, Bir saatin de?erini anlamak için, kavu?mayy bekleyen sevgililere sor. Bir dakikanyn de?erini anlamak için, trenin kaçyran yolcuya sor. Bir saniyenin de?erini anlamak için, bir kazayy önleyemeyen sürücüye sor. Bir saniyenin yüzde birinin de?erini anlamak için olimpiyatlarda gümü? madalya kazanan ko?ucuya sor. Her anyny de?erlendir, her dakikany çok özel biriyle payla?. Zamanyna ortak edebilece?in kadar özel biriyle. Unutma! Zaman hiç kimse için durmaz. Geçmi? zaman tarihtir. Gelecek zaman syrlar, mechullerle dolu. Sadece ?u an sana verilen gerçek bir arma?andyr. Bu hafta dostluk haftasy olsun. Arkada?lar bulunmaz mücevherlerdir. Bizi üzerler, cesaretlendirirler ve zaman zaman avuturlar. Kalplerini bize açarlar. Arkada?laryna, onlary sevdi?ini göster. Arkada?lyk mesajyny herkese gönder, cevap alyrsan bütün hayatyn için bir dostun bulundu?unu anlarsyn. Onlara ne kadar çok ihtiyacyn oldu?unu ve senin için ne kadar önemli olduklaryny dikkatle denersen görürsün....
A?a?yda Osman Bey'e ünlü Yslam Alimi, ?eyh Edeb-Ali'nin verdi?i ö?ütleri anlatan bir yazy. Çok ho?uma gitti. Neredeyse 700 yyl önce söylenmi? ama hiç mi hiç eskimemi?. Tüm zamanlar için geçerli.
"O?ul! Ynsanlar vardyr ?afak vaktinde do?ar, ak?am ezanynda ölürler. Avun o?lum avun. Güçlüsün, kuvvetlisin, akyllysyn, kelamlysyn, ama bunlary nerede, nasyl kullanaca?yny bilemezsen sabah rüzgârynda savrulur gidersin... Öfken ve nefsin bir olup aklyny yener. Daima sabyrly, sebatly ve iradene sahip olasyn. Dünya senin gözlerinin gördü?ü gibi büyük de?ildir. Bütün fethedilmemi? gizemler, bilinmeyenler, görülmeyenler ancak senin fazilet erdemlerinle gün y?y?yna çykacaktyr. Anany, atany say, bereket büyüklerle beraberdir. Bu dünyada inancyny kaybedersen, ye?ilken çorak olur, çöllere dönersin. Açyk sözlü ol, her sözü üstüne alma. Gördün söyleme, bildin bilme.
Sevildi?in yere syk gidip gelme, kalkar muhabbetin itibar olmaz.
Üç ki?iye acy: * Cahiller arasyndaki âlime, * Zenginken fakir dü?ene, * Hatyrly iken itibaryny kaybedene.
Unutma ki, yüksekte yer tutanlar, a?a?ydakiler kadar emniyette de?ildir. Hakly oldu?unda mücadeleden korkma.
"Bilesin ki atyn iyisine DORU," "Yi?idin iyisine DELY derler."
GÖRMEK YÇYN GÖZ ?ART DE?YL Adamyn biri, ilk defa gitti?i bir kasabada ?a?kyn ?a?kyn gezindikten sonra yol kenarynda duran bir arabanyn yanyna sokulmu? ve arka koltukta tek ba?yna oturan çocu?a: - Buralaryn yabancysyyym, demi?. Parkyn hemen yany ba?yndaki fyryny aryyorum. Çok yakyn oldu?unu söylediler. Çocuk arabanyn penceresini iyice açtyktan sonra: - Ben de buraya ilk defa geliyorum, demi?. Ama sa? tarafa gitmeniz gerekiyor herhalde. Adam, çocu?un da yabancy olmasyna ra?men bunu nasyl anlady?yny sormu? ister istemez. Çocuk: - Ihlamur çiçeklerinin kokusunu duymuyor musunuz? diye gülümsemi?. Ku? cyvyltylary da oradan geliyor zaten. - Yyi ama, demi? adam. Bunlaryn parktan de?il de bir tek a?açtan gelmedi?i ne malum? - Tek bir a?açtan bu kadar yo?un koku gelmez, diye atylmy? çocuk. Üstelik manolyalar da katylyyor onlara. Hem biraz derin nefes alyrsynyz, fyryndan yeni çykmy? ekmeklerin kokusunu da duyarsynyz. Adam, gözlerini hafifçe kysarak denileni yaptyktan sonra, cebinden bir ka?yt para çykartyp te?ekkür ederken fark etmi? onun kör oldu?unu. Çocuk ise, konu?urken bir anda sözlerini yaryda kesmesinden anlamy?, adamyn kendisini fark etti?ini. I?y?a hasret gözlerini ondan saklamayy çaly?yrken: - Üç yyl önce kaza geçirmi?tim, demi?. Görmeyi o kadar çok özledim ki... Sizinkiler sa?lam, öyle de?il mi? Adam çocu?un tarif etti?i yerde bulunan fyryna do?ru yönelirken: - Artyk emin de?ilim, demi?. Emin oldu?um tek ?ey, benden daha iyi gördü?ün...
Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma